24 Aralık 2016

Starbucks'a pahalı demek


Starbucks, starbuck, starbucks kahve fiyatı

Bazı mekanlar vardır ki gidilmeyince gözümüzde büyürler. Büyüdükçe girilmesi daha da zorlaşır. Starbucks gibi. Özellikle beyaz yakalı şirket çalışanlarının bardaklarını elinden düşürmediği markalardan biridir Starbucks.  Masa üstündeki bardağı muhtemelen Instagramda en çok paylaşılan nesnelerden biridir. Bazen gençlerin kesiştiği yerlerden biri de olabiliyor.

Pahalı olup olmadığı her zaman bir tartışma konusu olmuştur. Ekşi sözlükte de bu konuda entry girilmiş. Başlığı biraz sert olmuş:) :


5 yıl öncesine kadar ben de pahalı olduğunu düşünürdüm. Ama fiyat-performans oranına bakmaya ve karşılaştırmalar yapmaya başlayınca, zamanla bu düşüncem değişti. Gelin Starbucksla bizim Hayrullah abinin Türk işletme mantığıyla açtığı kafeyi yan yana getirelim:
  • Starbucksta güzel bir kahve 7-11 lira arası değişiyor. Hayrullah abinin kafesinde ise 5-6 liraya sütlü bir kahve içebilirsiniz. Arada sadece 2-3 lira oynuyor. Starbucksta kahve kapalı kutudadır, sıcaktır  ve içerisinde çeşitli aromalar varken, abimizinki gelene kadar soğumuştur, içeriğinin çoğunu süt oluşturur ve kesinlikle daha küçüktür.
  • Starbucksta saatlerce güzel koltuklarda oturabilir, etrafı seyredebilir, internette takılabilirsiniz. Zırt pırt gelen bir garson yoktur. Hayrullah abinin garsonları ise şahin gözlüdür, son yudumu aldığınız anda önünüzden çekip masanızı temizler, başka bir şey ister misiniz diye sorar. Almasanız bir baskı hissedeceksiniz. Garsonların gözü bir size bir boş masaya bakar. Alsanız Starbucks tan daha pahalı hale getirmiş olursunuz. Üstelik daha lezzetsiz bir kahve ile. Şahsi düşüncem 3 ü 1 arada çoğu kafenin kahvesinden daha güzeldir.
  • Hayrullah abinin kafesinde hem hesabı ödemek hem de artanı almak için beklersiniz. Starbucksta al-otur-kurtul üçlemesi mevcut.
Starbucks karşılaştırması sadece bir örnek. Bunun gibi işletmecilik olarak  geride olduğumuzu gösterecek o kadar çok örnek var ki. Avrupada garsonlar siz çağırmayana kadar masayı temizlemez, rahatsız etmez sizi. Çağırdığınızda ise hemen yardımcı olurlar. Biz de ise daha bitmemiş biramız, yemeğimiz önümüzden çekilir, ihtiyaç duyduğumuzda ise bir çoğu havada kuşları gözlemler.  Mekanla alakası olmayan gereksiz yüksek müzikler koyulur. Bir çoğunda kendi özel kıyafeti bulunmaz. Belki de -özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde- nasıl olsa her zaman müşteri vardır rahatlığına ve açmışım mekanı, doyuruyorum milleti, daha ne olsun mantığına sahip olmamız bunda büyük etkendir.


© 2016 aylakrobot.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder