Güney Amerika'daki son durağım Arjantin, daha dar kapsamda Buenos Aires'ti. Çünkü sadece 3 günüm vardı ve bu Buenos Aires'e ancak yeterdi.
Lime'dan buraya Sky Airlines ile aktarmalı uçuşla gelebiledim. Transfer yeri ise Şili'deki Santiago havaalanıydı. Bugüne kadar gördüğüm en sade ve en uygun fiyatlı havaalanıydı. Aynı firma olmasına rağmen valizi almak ve tekrar giriş yapmak zorunda kaldım. Valizdeki bir elmaya el koydular. Meyve taşınması yasakmış. Sanırım tohumdan falan dolayı.
Uzun bir yolculuktan sonra sabah 9 gibi şehre vardım ve Airbnb'den kiraladığım San Telmo bölgesindeki eve geçtim. 3 geceliğine 100 dolar ödedim. Bu bölgede kalmanızı tavsiye ederim. Her yere yakın.
20 günlük gezinin verdiği yorgunluk nedeniyle günü çok sakin geçirdim. Akşam yemeğinde meşhur Arjantin bifteğini yemek için Frances isminde bir restorana gittim. Yemek fena değildi ama Türkiye'de de bulursunuz bundan:)
Arjantinde de Türkiye'ye benzer şekilde ekonomik kriz olduğu için biraz ucuz olmasını bekliyordum ama orası bile bizim için çok pahalıydı. Mesela aşağıdaki bisküvi 105 peso yani o zaman göre 20 TL.
Buenos Aires gezisini 2 Free Tour aracılığı ile gerçekleştirdim. Ancak rehberler aşırı ayrıntıya girdiği için sıkılmıştım, o nedenle sadece arkalarından takip ettim. Şehirde ilk gözüme çarpan çok güzel mimari yapıları oldu. Şehir planlaması da oldukça başarılıydı. Sadece yaya geçitleri bizdeki gibi burda da pek işe yaramıyordu. Sokaklarda döviz bozan işportacılar dolu ama ben güvenemedim.
En popüler caddesi 9 de Julio yani 9 Temmuz Caddesi. Arjanti'nin bağımsızlığını kazandığı 1816 yılını Bağımsızlık Günü'nü simgeliyor.
Evita
Bir diğer dikkatimi çeken şey caddelerin ismi. Hepsi ülke veya şehir isimlerinden oluşuyor(Peru Caddesi, Lima Caddesi, Bolivar Caddesi, Estado Unido Caddesi...).
La Recoleta Cemetery mezarlığı Sao Paulo'da gördüğüm mezarlıkla birlikte en güzel mimariye sahip mezarlıklardan biriydi. Bence ziyaret edilmeye değer.
Buenos Aires'te ilk akşam CouchSurfing'den yazıştığım Mica ile buluştuk. Çok sıcakkanlıydı ve bana çok faydası dokundu. Özellikle hayatta bulamayacağım lokal bir canlı müziğe gitmek beni çok mutlu etti. Grubu da çok beğendim. Bir sonraki sabah tekrar buluşup, beni Puerto Madero ve Florida gibi caddelerde gezdirip kahvaltı yaptık.
Mica ile gezerken Brezilya Haftası'na denk geldik. Florida caddesinde her hafta bir ülkenin festivali oluyormuş. Her yer rengarenk ve dans gösterileri ile doluydu.
Aşağıda gördüğünüz demir adamın bir hikayesi vardı ama tek hatırladığım bunun atılmış metal parçalarıyla bir sanatçı tarafından geri dönüşüm sağlanarak yapılmış olması.
Buenos Aires'te vakit geçirmek için tavsiye edeceğim bir başka yer ise Plaza de Armenia. Güzel ambianslı mekanlar var. Sokakları sanatsal çalışmalar ile renklendirilmiş bir bölge.
Casa Rosada(Pembe Saray oluyor sanırım), Arjantin Başkanlık Sarayı oluyor. Zaten gezerken önünüze çıkar, bir fotoğrafınız dursun:)
Benim gibi kapalı çarşı ve pazarları seven biriyseniz Mercado San Telmo ve eğer denk gelirseniz(hangi günlerde yapılıyordu hatırlamıyorum), Feira de San Telmo'ya uğramanızı tavsiye ederim. El yapımı ürünlerden yemeklere kadar herşeyin olduğu bir pazar.
Gelelim en güzel kısma. Buenos Aires denilince akla ilk gelen bölge, Maradona'nın, Messi'nin, Che Guavera'nın birer simge olarak görüldüğü, en eski mahallesi La Boca. Ben gitmeden önce dikkatli olmam konusunda uyarıldım. Ama tek başıma tüm sokaklarını dolaşmama rağmen bir sorunla karşılaşmadım. Buraya en az 3-4 saatinizi ayırın. Ünlü stadyum Boca Juniors da burada.
Güney Amerika yolcuğum Buenos Aires'te son bulur. Yorucu ama keyifli bir gezi oldu. Sorularınız olursa çekinmeden yazabilirsiniz. instagram hesabım: aylakrobot.
© 2020 aylakrobot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder